11 Ekim 2013 Cuma

Kırmızı Görünce Çıldıran Boğalar


İspanyol boğa güreşlerini hepimiz biliriz. Matadorlar karşılarındaki boğayı kızdırmak için ellerindeki kırmızı pelerini kullanır ve onları kışkırtırlar.

Kırmızıyı gören boğa, adeta çılgına döner, delirmişçesine matadora saldırır. Niyetim boğa güreşlerinin tarihini anlatmak değil. Son olarak dün, hem yerel hem de ulusal medyada yer alan bir haberle ülkemizi yönetenlerin de kırmızı görünce çılgına döndüğünü anladık. Özellikle de Gezi Direnişi'nin ardından kırmızıya olan alerji iyice artmış durumda.

AKP İktidarı Gezi Parkı Direnişi'nin ardından; direnişe katılanlara karşı bir intikam operasyonu başlatmış durumda. Birçok ilde operasyonlar, gözaltılar ve tutuklamalar yaşanıyor. Antalya da bu operasyonlardan payına düşeni aldı. Son yapılan operasyonla gözaltına alınan SGD üyesi Murat S. ve Ayşe Deniz K. ve DİP üyesi Mustafa Cihan Y. daha sonra tutuklandılar.  Bu direnişçi arkadaşlarımıza, aşina olduğumuz bir sürü saçma sapan iddia ve ithamlar yöneltildiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Ama bir tanesi var ki evlere şenlik. Tutuklanan Ayşe Deniz K. için en önemli suç delili “sosyalizmi simgeleyen kırmızı renkli fular” taşıması. Malum devletimizin ve polisin solculara karşı büyük alerjisi olduğu için, kırmızı fular ya da kırmızı fular taşıyan solcu gördüler mi adete kırmızı gören boğa gibi çıldırıyorlar. Veriyorlar biber gazını, copu, tazyikli suyu. Tüm bunlar da onları kesmiyor, gözaltına alıyor, işkence ediyor ve tutukluyorlar.

Poşu taşımanın suç olduğuna daha önce tanık olmuştuk. Cihan KIRMIZIGÜL adlı öğrenci, durakta otobüs beklerken boynundaki poşudan dolayı gözaltına alınıp, daha sonra tutuklanmıştı. Poşudan sonra şimdi sıra fularlara geldi.

AKP’nin Gezi korkusu bitmek bilmiyor. Nereye baksalar akıllarına Gezi Direnişi geliyor. Başbakan yaptığı her konuşmada, Gezi Direnişi'ne laf etmekten kendini alamıyor. Yandaşları da başbakandan aşağı kalmıyor. Bu korkuları adeta paranoyaya dönüşmeye başladı. Öyle ki "İstanbul trafiğinin tıkanmasına bakıp, yeni bir isyan dalgası yaratmak istiyorlar" diyen şuurunu kaybetmişler var*.

AKP bir yandan da Gezi Parkı Direnişiyle tuzla buz olan demokrat imajını, yeniden düzeltmenin peşinde. Özellikle kaybettiği dış desteği de yeniden kazanmak için  demokrasi paketleriyle açılıp saçılıyor. Ama ne yapsa olmuyor. Bir bakıyoruz ,büyük laflarla demokrasi paketi açıklıyor öte yandan  polisin elini güçlendirerek, ülkeyi adeta bir polis devletine dönüştürüyor.

Gezi Direnişi boyunca halka karşı uyguladığı acımasız terörle insanları sakat bırakıp, öldüren polisler elini kolunu sallayıp, rahat rahat gezerken, polis terörüne karşı direnenler yok gözlük taktın yok baret taktın yok boynunda kırmızı fular vardı gibi sudan sebeplerle gözaltına alınıp tutuklanıyor. Ama AKP ne yaparsa yapsın, artık bu direniş ruhunu hapsedemez. Bu ruh Tuzluçayır’da, bu ruh ODTÜ’de, bu ruh Gazi’de ,bu ruh Kaz Dağları'nda... Kısaca bu direniş ruhu her yerde. Halkımız artık biliyor ki “Direnişte Özgürlük var” 

*http://haber.rotahaber.com/gezi-ayaklanmasinda-trafik-kaosu-plani_406960.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder