Antalya’nın
en önemli gündemi genelde turizmdir. Çünkü bu sektörden binlerce insan geçimini
sağlamaktadır. Böyle bir sektörün sorunları da haliyle fazla. Sektörde binlerce
insan çalışıyor bu insanların nasıl zor şartlarda ve üç kuruşa çalıştırıldığını
hepimiz biliyoruz. Sektörün asıl kazananının turizm emekçileri değil işletme
sahipleri olduğu artık aşikar. Turizmden ekmek yiyenler sadece otellerde çalışanlar
değil bu sektör yan kollarıyla binlerce insanın geçim kapısı. Gelen turistleri
dört gözle bekleyen Antalya esnafı ,otellerde çalışan binlerce kişiyi taşıyan
servis şoförleri,her gün bir yenisi yapılan otel inşaatlarında çalışan işçiler,turistlere
kentimizi tanıtan tur rehberleri, kente gelen turistleri taşıyan tur şoförleri.
Hepsi turizm sektöründen ekmek kazanıyor. Bizler genelde turizmde çalışanlar
deyince hep otel çalışanlarını anlıyoruz oysa bu yan kollarda çalışan
emekçilerinde derdi otelde çalışanlardan çok farklı değil.
Bakın
Antalya Turizm Şoförleri Derneği Başkanı Orhan KAYABAŞI 24 Eylül 2011’de
yaptığı açıklamada neler söylüyor. Antalya’da tam 6 bin turizm kaptanı görev
yapıyor. Bunların çoğu 17-18 saat çalışmak zorunda bırakılıyor. Çoğu sigortasız
ve güvencesiz çalışıyor. Düşük ücretlerle çalıştırılıyor hak edişlerini
alamıyorlar,kaptanlarında çoğu tur şoförlüğü konusunda eğitimsiz. Daha bitmedi
vahim bir nokta daha var turizm acenteleri tur şoförlerini istihdam ederken
kaza yapar ve turistlerin ölümüne sebep olur diye tur şoförlerine 20 bin Türk
lirası karşılığı senet imzalatıldığı da yapılan açıklamada belirtiliyor. Ayrıca
tüm bunlara rağmen devletin denetimlerinin bu konuda denetimlerinin de çok
yetersiz olduğu belirtiliyor. Peki bu vahim tablodan ne gibi bir sonuç çıkıyor
işte 2011 turizm sezonun başlaması
itibariyle yaşanan tablo ;
7
haziran 2011 Alanya’da turistleri taşıyan minibüs yolcu minibüsüne çarptı 4
turist yaralandı.
26
haziran 2011 Alanya’da turistleri taşıyan tu minibüsü yolcu minibüsüne çarptı
23 turist yaralandı.
27
haziran 2011 Manavgat ilçesinde Alman turistleri taşıyan tur otobüsünün şoförü
direksiyon hakimiyetini kaybetti otobüsün
benzinliğe girmesini yol kenarında park
halinde olan otomobil engellendi. Olayda şans eseri kimse yaralanmadı.
1 temmuz
2011 Alanya’da tur otobüsü itfaiye aracına arkadan çarptı kaza sonucu 6 turist
yaralandı.
13
temmuz Alanya’da tur minibüsü kamyona arkadan çarptı 10 turist yaralandı.
3
ağustos 2011 Manavgat ilçesinde tur minibüsü devrildi 17 turist yaralandı
20 eylül
2011 Manavgat ilçesinde tur otobüsü kaza yaptı 1 turist yaşamını kaybetti 20
turist yaralandı.
1 ekim
2011 Kemer yolunda Rus turistleri taşıyan tur minibüsü başka bir minibüsle
çarpıştı 1 rehber ve 3 turist hayatını kaybetti.
Ve son
kaza bugün meydana geldi turistleri taşıyan minibüs yan yattı şoförle birlikte
10 turist yaralandı.
Turist
taşıyan araçların durumu böyle peki otel çalışanlarını taşıyan araçların durumu
ne işte birkaç örnekte onlardan.
17 ekim
2011 Kundu oteller bölgesinde otel çalışanlarını taşıyan servis aracı kaza
yaptı 26 çalışan yaralandı
23 eylül
2011 Çolaklı oteller bölgesinde otel çalışanlarını taşıyan servis aracı
kamyonla çarpıştı 14 otel çalışanı yaralandı
14
temmuz 2011 Antalya-Kemer karayolunda otel çalışanlarını taşıyan servis aracı
başka yönden gelen araçla çarpıştı biri
Rus toplam beş çalışan yaralandı.
Otel
çalışanlarıyla ilgili kazaların belki de birçoğunu duymadınız bile. Çünkü
ülkemizde trafik kazaları sıradan haberler arasında hele kaza yapanlar bir
otelin çalışanıysa çokta önemli görünmüyor.
Çünkü onlar herhangi biri olarak
görünüyor. Kendi insanımızın canını önemsemediğimiz gibi ülkemize gelen yabancı
insanların canını da önemsemiyoruz yada yaratılan hava haberlerden turizmin
zarar göreceği yönünde çünkü turizmin kaymağını yiyenler için para her şeyden
önce o paraya zarar verecek her şey ört pas edilmeli. Bunun için tur
otobüslerinin karıştığı kazaların vebalini de üç kuruşa çalıştırdıkları
şoförlere yıkıyorlar. Onlar için şoförlerin eğitimli olması tur otobüslerinin
trafiğe çıkacak yeterlilikte olup olmaması önemli değil. İşte bu vahim tablo
turistlerinde canını tehdit ediyor. 2010 da yaşanan ölümlü kazaları hiç
yazmadım bile. Önümüzdeki ayla birlikte 2011 turizm sezonu kapanacak muhtemelen
patronlar gelen milyonlarca turistle elde ettikleri muazzam paraların tadını
çıkarak.
Yeni
turizm sezonuna kadar da kapanan otellerde çalışan turizm emekçileri kara kara
yeni sezona kadar nasıl geçineceklerinin hesabını yapacak. Yeni sezonda da çok
fazla değişen bir şey olmayacak gibi. Oysa turizm de çalışan emekçilerin
sorunları çığ gibi bu sorunların çözülmesi için örgütlenme aşamasında olan DEV
TURİZM-İŞ yakında kongresini yapacak onlarında tüm bu sorunları göz önüne
alacağına inanıyoruz. Çünkü turizmde yaşanan sıkıntıların büyük kısmı
çalışanların örgütsüzlüğünden kaynaklanıyor. Patronların rahatının en büyük sebebi de bu
örgütsüzlük durumu ama artık zaman
patronların rahatını kaçırma zamanı.