IŞİD’in
Musul’u işgaliyle tüm gözler Irak üzerindeyken, Ortadoğu’nun bir başka yerinde
bir halk yine bombalanıyor. Evet, Filistin’den bahsediyorum. İsrail, üç Yahudi
yerleşimcinin öldürülmesini bahane ederek, Gazze’yi havadan bombaladı. Gençlerin
kim tarafından öldürüldüğü, kesin olarak bilinmiyor. Yine İsraillilerin intikam
saldırısıyla Kudüs’te Filistinli bir genç öldürüldü. Gencin cenazesi de halen
ailesine teslim edilmiş değil.
Bölgede
gerginlik sürüyor. İsrail, Hamas ve El Fetih arasında yapılan anlaşmadan memnun
olmamış gözüküyor. Saldırıların hemen bu anlaşmanın akabinde başlamış olması,
şaşırtıcı değil. Gazze’ye sıkışmış bir Hamas, İsrail’in daha çok işine
geliyordu. Filistin sorununun çözümüne dönük her türlü girişimi, Hamas
üzerinden bertaraf edebiliyordu. El Fetihle varılan ittifak, İsrail’in bu
düzenini bozmuş oldu. İsrail yeni bir saldırı dalgasıyla Hamas’ı yeniden bu
kısır döngünün içine sokmak isteyebilir.
Gözler
IŞİD sayesinde Irak’a çevrilmişken, İsrail işinin daha kolay olacağını, böylece
üzerinde de bir baskı hissetmeyeceğini düşünüyor olabilir. Şimdilik çatışmalar
sürüyor, ancak Hamas’ın ateşkes ilan edeceği iddiaları gündemde.
Tüm
bu saldırılar yaşanırken, AKP hükümetinden İsrail’e dönük bir tepki görmedik.
Daha önce üst perdeden yapılan açıklamaları hatırlayınca, bu sessizliğin nedeni
merak uyandırıyor. Hem seçim arifesinde, hem de ramazan ayındayken, AKP’nin bu
saldırılara sessizliği normal mi?
Acaba
bu sessizliğin arkasında, Kuzey Irak Petrollerinin Türkiye üzerinden İsrail
limanlarına taşınması mı var? Radikal yazarı Fehim TAŞTEKİN’in iddiasına göre;
“Türkiye’nin Erbil’le imzaladığı 50 yıllık anlaşma çerçevesinde, Ceyhan’a
pompalanan petrolü alan gemiler Aşkelon’a demir atıyor”. Artık Kürdistan’da
çıkan petrolün, Türkiye üzerinden dağıtılıp, satıldığı bir sır değil. Bunu
artık kimse de inkâr etmiyor. Ama İsrail’inde bu işin içinde olduğu pek
dillendirilmiyordu. Görülüyor ki İsrail’e neredeyse “cihat” ilan edenler, iş
petrole ve paraya geldiğinde can ciğer kuzu sarması olmuş.
Yine
IŞİD’in Musul’u işgaliyle başlayan gelişmelerde, İsrail Irak’ta bağımsız bir
Kürdistan’ın vaktinin geldiğini ve bu bağımsızlığı tanıyacağını ilan etti. Aynı
günlerde AKP’li Hüseyin ÇELİK’ten de bağımsız bir Kürt devleti kurulursa,
tanırız sinyali geldi. Yani o konuda da İsrail ve AKP hükümeti, omuz omuza.
Türkiye ABD’yi karşısına almak istemediğinden ve henüz kendi Kürt sorununu
çözemediğinden, Irak’ın toprak bütünlüğünden yana gözüküyor, ama olası bir durumda
yaptığı gizli anlaşmalara da sadık kalacağından, Barzani’nin önderliğindeki bir
Kürdistan’ı tanıyacaktır.
Şimdiye
kadar Filistin’e en çok destek vermiş ülkelerden biri olan, Suriye’ye karşı da
İsrail ve AKP hükümeti aynı çizgide. İkisi de Suriye’nin parçalanması için,
elinden geleni yapıyor.
Bir
diğer ortak noktaları da Hizbullah düşmanlığı. Şimdiye kadar İsrail’e en büyük
hezimetini yaşatmış olan Hizbullah’ı AKP şeytan ilan etmişti. Hem Hizbullah’a
şeytan deyip hem de İsrail’e karşı olamazsınız. Bu da AKP’nin Filistin
konusundaki samimiyetsizliğinin bir başka göstergesi.
Ortadoğu’daki
son gelişmelerle birlikte, İsrail ve AKP iktidarının ittifakı sürecek. Böylece
ikili eski mutlu günlerine geri dönmüş olacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder