Suruç’taki
katliamın ikinci büyük faili, ABD’nin Ortadoğu’daki taşeronluğunu yürüten,
kendine verilen taşeron rolüyle yetinmeyen, Neo-Osmanlı hayalleriyle bölgede
yeniden söz sahibi olacağını düşünen AKP iktidarıdır. AKP iktidarı, bölgedeki
neredeyse bütün ülkelerin iç işlerine müdahale etmeye çalışmış, Suriye’de
yaşanan savaşın doğrudan tarafı olmuştur. Suriye Devlet Başkanı Beşar ESAD’a
karşı savaşan tüm cihatçı gruplar desteklenmiş, bunlara her türlü maddi ve
lojistik destek sağlanmıştır. Öyle ki IŞİD’le petrol ticareti bile yapılmış,
IŞİD’in işgal ettiği bölgelerin elektriği bile Türkiye’den sağlanmıştır. Ülkemiz
cihatçı teröristler için, köprü vaziyeti görmektedir. Devrimciler yurtiçinde
bile kimlik kontrolüne uğramadan seyahat edemezken, cihatçı teröristler elini
kolunu sallayarak ülkemize girip sınırlarımızdan rahatça geçmektedir.
Suruç’taki
katliamın diğer faili, yukarıdaki baş sorumluların yaratıp desteklediği IŞİD
canileridir. Bugün IŞİD’in ABD’den habersiz var olduğunu kimse iddia edemez.
Tıpkı El-Kaide gibi. Bakmayın siz şimdi, ABD’nin IŞİD’i baş düşman ilan
etmesine ve havadan bombalıyor olmasına. IŞİD’i var eden bataklığı ABD yarattı
ve o bataklıkta yetişen canilerle mücadele kisvesi altında bölgedeki varlığını
perçinliyor. AKP, IŞİD’i hiçbir zaman tehdit olarak görmedi. Baştan beri mezhep
yakınlığından dolayı, Sünni öfkeli gençler olarak niteledi. Ardından IŞİD
Suriye’de güçlendikçe, Kürtlere karşı savaştıkça, onlara desteğini arttırdı.
Ülke içinde askerini, polisini, vatandaşını öldürmesine, konsolosluğunu işgal
etmesine ses etmedi. Ülke içinde hücreler oluşturmasına göz yumdu. İç
politikada taşeron olarak kullanmaktan çekinmedi. Seçimler sürecinde Kürtlere
yönelik saldırının faillerini açığa çıkarmadı. “PYD, IŞİD’den daha tehlikeli”
manşetleri AKP’nin IŞİD’in yanında durduğunun kanıtıdır.
HDP
Eş Genel Başkanı Selahattin DEMİRTAŞ’ın Kürt halkına yaptığı “kendi
güvenliğinizi alın” çağrısını, sadece Kürtler değil, tüm halkımız dikkate
almalı. Çünkü AKP iktidarı sayesinde, ülkemizde IŞİD hücresi olmayan il kalmadı
gibi. Suruç katliamıyla açığa çıktı ki IŞİD’in hedefi artık sadece Kürtler
değil. Kürt hareketiyle dayanışma içinde olan, devrimci güçler. Yarın belki de
ülkenin tüm muhalif kesimleri. Ülkede yükselecek her türlü muhalefet dinamiğini
bastırmak isteyen AKP, IŞİD’i kullanmaktan da çekinmeyecektir.
Tekrar
tekrar söylemekte fayda var; AKP iktidarda kalmak uğruna her şeyi
deneyecektir. Ülkenin iç savaşa
sürüklenmesi bile buna dahildir. Böyle bir durumda ilk hedef, Suruç’ta olduğu
gibi devrimci güçler olacaktır. O yüzden daha örgütlü, daha dikkatli ve her
türlü saldırıya karşı hazırlıklı olmalıyız.
Özellikle
Haziran Meclislerimize büyük sorumluluk düşüyor. Meclislerimiz daha
yaygınlaştırılmalı ve aktif hale getirilmeli, halk örgütlenmelerini daha da
çoğaltmalıyız. Bizi teslim almaya çalışan bu karanlığa karşı, aydınlık bir
geleceği daha çok savunacağız. Ülkemizin kaderini bu kötülüğe teslim
etmeyeceğiz. Yılmayacağız, teslim olmayacağız.
Devrimciler
olarak bir kere daha kitlesel bir katliamın hedefi olduk. O kadar çok öldük ki!
Bu bize dert oldu ama her türlü zulme ve katliama rağmen asla teslim olmadık,
bu da onlara dert olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder